ANA SAYFA2017Nisan8KORKMAYIN! Düşünce Defteri KORKMAYIN! Korkmayın! Yenilenmekten, bilmediğiniz yollara girmekten, doğadan, gün doğumundan, gün batımından… Korkmayın, akışın getirdiklerinden! Hep ziyaret ettiğiniz bir blog bir gün bir uyanıp bakmışsınız bambaşka olmuş! Kabuslar gerçek oldu=) Ama alışkanlıkları var bizlerin. Bazı şeyler hep olduğu gibi kalsın istiyoruz. Sanki bildiğimiz gibi kalınca bize özel olacak gibi düşünüyoruz. O yazıyı sadece “ben” bileyim istiyorum mesela. O köşedeki pastane hep öyle kalsın, çivi çakılmasın istiyoruz. Çünkü korkuyoruz “görünümü değişince kendi de değişir” diyoruz. Ama niyetin yenilenmekse eğer değişmekten korkma! Niyetin daha iyiye yol almaksa sakın korkma! Niyetin kabuğundan çıkıp, silkelenip, daha iyi bir sen olmaksa eğer hiç korkma! Bizim niyetimiz de bu! Kendimizi yenilemek. Samimiyetimizden, dilimizden birşeyler kaybetmeden büyümek ve kocaman bir aile olmak! Mesela Türkçe’yi daha düzgün kullanabilmek, aralara bilmediğimiz aşina olmadığımız kelimeler katmak. Mesela farklı, belki de hiç merak bile etmediğimiz kültürlere yol almak, belki de kendi lezzetlerimizle dünyanın bir ucundaki bir baharatı harmanlayarak büyümek, gelişmek… Sizlerle shufflepost.com ile tanıştım. Bugüne kadar sayısız mesaj, e-posta ve yorum aldım… Fakat artık istedim ki, sizleri ben gibi eğlenceli kalemi olan, farklı konular ile tanıştıracak insanlarla buluşturayım. Ve ben de onların okuyucuları ile tanışmak istedim, yalan yok! İyi kalpli insanlar, kalemi ile eğlenmeyi bilen insanlar, niyeti iyi olan insanlar ve biraz olsun hayatın şu stresinden bizi uzaklaştıracak insanlar bir yerde buluşalım istedim. O yüzden diyorum ki; “Korkmayın! Biz daha güzeli ile geliyoruz. Belki bu siteyi bu şekilde son görüşünüz…” Bir bakmışsınız yarın bambaşka bir tasarım. Bu yazıyı biraz da değişimden korkan yanımıza yazdım. Hani sanki bir boşluğa adım atacakmış gibi hisseden, tedirgin ve korkak yanımıza. Onu sizler gibi bende uzun bir süredir anlamaya ve olabildiğince arkadaşça onu bazı şeylere ikna etmeye çalışıyorum. Bazen başarıyorum, bazen başaramıyorum. Ama başardığım zaman değmeyin keyfime. Mesela bu sene ilk defa kendimi bildim bileli saçımı çok kısa kestirdim. Çünkü dedemin özlü sözüydü; “kız kısa saçlı olmaz”… Korktum işte bu zamana dek, dedem kızar, üzülür diye. Ve şimdi o tabumu yıktım ya, kısa olur, uzun olur. Hayatımda bir şey daha korkutmaz beni artık. Bunu demek ne kadar rahatlatıyor biliyor musunuz? Mesela bu sene ilk kez içimdeki o tedirgin ve korkak sesi reddetmek, susturmak yerine dinledim. Kötü de söylese, iyi de söylese dinledim. “İyi gelecek” demişti Zeynep ve iyi geldi. O dedi diye değil belki, o benim o sesi anlamama vesile olduğu için iyi geldi. Ve daha huzurlu, ayakları daha sağlam basan biri olabilmek için inanca sarıldım, İnandım işte! Değişmek için denemeli, değişmek için harekete geçmeli. Çünkü şunu gördüm denersen belki çok şey kaybedersin ama denemezsen daha çok. Ve şimdi bu yeni halimizle birlikte pek çok şey deneyeceğiz… Mesela yemek yapmayı deneyeceğiz. Mesela örgü örmeyi deneyeceğiz, mesela odamızın dekorasyonunu değiştirmeyi deneyeceğiz. Mesela o sese şefkatli davranmayı öğreneceğiz. Birlikte öğrenip, birlikte yenileneceğiz. Var mısınız benimle bu yola çıkmaya? Öyle kategorize edince yazılar da, kelimelerde kategorize olmayacak. Profesyonelleşip olayın samimiyetini, yitirmemek için neredeyse bir senedir düşündüm; “ne yapabiliriz?” diye. Ve en güzeli aramıza katılanlara en basit şekilde ne yaptığımızı anlatalım istedim. Farkımız var elbet. Farkımız samimiyetimiz, farkımız dilimiz. Herkes yazar aşkı ama burada aşk başka… Herkes bir kurabiye yapar ama burada başka. Yaptıklarımızla değil, dilimizle farklılaşacağız, yüreğimizin söyledikleri ve hayata bakışımızla farklılaşacağız. Ve ilk hedefimiz iyilik olacak! Hoşgörüyü, iyiliği ve birbirimizin eksiklerine, cahilliklerine saygı duymayı öğreneceğiz. Bunu yaymak için yazacağım, konuşacağım… Dileğim; ShufflePost, karıştırdıkça gülümsetsin, karıştırdıkça öğretsin, karıştırdıkça yüreğinizin en ücra köşesine dokunsun, karıştırdıkça ilhamınız olsun! Ve bir Oscar ödülü almışçasına sahneye fırlayan Müge’nin büyük projesinin teşekkür listesine hazır mısınız? Bu noktada bana teknik anlamda destek veren madebysense.co’dan Uğur’a, her daim enerjisi ve desteği ile yanımda olan Arzu’ya, Selin’e, şefim Elçin’e ve burada yazıları ile bize destek verecek diğer tüm arkadaşlarıma, “sen yaz, hiç bırakma” temennisi ile beni bir dakika olsun bırakmayan ve işime daha sıkı sarılmama vesile olan okuyucularıma, bu süreçte bana hiç yılmamayı her gün öğreten kardeşim Melike’ye, eksilerimize rağmen her gün yeniden denemeyi öğreten kardeşim Mert’e, engin tecrübesini filtresiz sunan anneanneme, esnaf ruhuyla örnek olan dayıma ve son olarak özel teşekkürüm sınırsız desteği, sabrı ve büyük yüreği için annem Niloş’a… Teşekkürler… P.S: Seneye bir güzellik yapsalar Oscar ödül töreninde beni sahneye çıkarsalar şunu okusam gelsem? Tamam ödülü eve getirmem bırakırım, söz! Fotoğraf: w-dog.net @mugztheblogger 2007 senesinde Ayazağa Işık Lisesi ve ardından 2011 senesinde İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümü mezunu olan Mugz yarışmaya, yazmayı çok sevme kontenjanından katılıyor. MugzTheBlogger; hayat, aşk, kariyer ve daha birçok konuda yazıları ile sizinle buluşuyor. Yazıyı Paylaş Önceki YazıDISNEY KARAKTERLERİ GİBİ GİYİNİN! Sonraki Yazı90'LARIN EN SEVDİĞİM KLİPLERİ! 8 Nisan 2017