ANA SAYFA2015Temmuz22GÜÇLÜ OLACAĞIM DERKEN… Aşk-Evlilik GÜÇLÜ OLACAĞIM DERKEN… Güçlü olmak nedir? İnsan güçlü olabilir mi? Yoksa güçlü görünür mü? Burada sizlere şimdi “zamanında çok kazık yedim” gibi masum ve ezik edebiyatı yapmayacağım. Ama yaşadığım bazı olaylar beni etrafa karşı güçlü olmam konusu konusunda ikna etti. Benim için güçlü olmak neydi? Kendi kendine yeten, çalışkan, arkasında toz kir iz bırakmadan yürüyen, saygı duyulan, örnek gösterilen, akıl danışılan ve insanı insanlıktan çıkarıp bir heykele dönüştürecek daha birçok şeydi. Zamanla ben dimdik ayakta durup, olan her şeye karşı taşlaşıp, tüm zaaflarımı törpüleyerek insanlıktan çıkmak oldu. Hâlbuki ben sadece güçlü olmak istemiştim. Olabildim mi? Belki kimisine göre evet, belki de hayır. Yakınlarıma göre belki değil ama dışarıdan, hakkımda çok fazla şey bilmeyen insanlara göre güçlü, kendine güvenen biriydim. Ama öyle hissetmiyordum. Gerçi hiçbirşey hissetmiyor hale dgelmiştim. Kimse zarar vermek için yaklaşamazdı. Peki, herkes bunun için mi yaklaşırdı? Tabii ki hayır! Peki, ne oldu? Hayatıma kimseyi dahil etmedim, kendime bir çember oluşturdum. O çemberi en yakınlarım oluşturuyordu ve onlar benim hayatımın birer siperi olmuşlardı. Ben de tam ortalarındaydım ama ne dışında, ne de çemberin bir parçasıydım. Aslında benim onlarla da aramda bir mesafe vardı. Çünkü ne kadar yakınımda olsalar, hislerim, hayatım, özelim benim zaafımdı ve bunları kimse bilmemeliydi! Kimse! Güçlü olmak kötü değil ama bir heykele dönersin! Çünkü insan güçlü oldukça içinde insanlığa dair herşey kayboluyor. Hislerin, zaafların, yakınların teker teker bitiyor içinde. Kalbini duyamıyorsun, kalbini dinlemeye fırsat vermiyor güçlü olma hissi. Çünkü çok akıl, çünkü çok mantık. Sonra bir zaman sonra o güç koltuğunda daha çok oturabilmek istiyor insan. Ama bu defa koltuğu da korumak için bir değil on sene sonrasını hesap ediyorsun. Ne anı yaşayabiliyor, ne de gerçekten sen olabiliyorsun. Bir karakter çiziyorsun kendine, senaryo sana ait. Karakterini ise bugüne gelene kadar neler yaptıysan, kendini güçlü hissetmek için neler yaptıysan ona göre şekillendiriyorsun. Sonra bir bakmışsın, anlayamıyorsun ağlayanları, anı yaşayanları, aşık olanları, zaafı olanları, anlayamayanları, düşüp kalkamayanları, düşüp kalkmak istemeyenleri , sadece dinlenmek isteyenleri, senden farklı olanları… Kısacası sen kendin dışında, kendi isteklerin, hayallerin dışında tek bir sesi bile anlayamıyorsun! Barınamıyorsun! Kalabalıklar içinde yalnız kalıyorsun, yapayalnız! Canını yakanlara onlardan daha sert bir hamle ile cevap veriyorsun! Seni sevenleri arkana alıyor onların haline bakmadan kendinle sürüklüyorsun! Herşey sana göre hareket etsin istiyorsun! Herşeyin kontrolü senin elinde olmalı biliyorsun! Herşey mükemmel, bir insanın yapabileceğinden daha mükemmel olmalı! Ne olursa olsun bir mimik göstermemeli! Ne olursa olsun ağlamamalı! Ne olursa olsun acımamalı! Ne olursa olsun dimdik öyle bir heykel gibi durmalısın hayatın karşısında! Hayat senin önünde diz çökene kadar! Bunların bazısı oluyor, bazısı olmuyor! Ama ne oluyor biliyor musunuz? Söylemek istedikleriniz, yapmak istedikleriniz, herşey içinizde kalmış. Artık güçlü olan siz değil, çizdiğiniz karakter olmuş! Siz kim olduğunuzu unutmuşsunuz! Bir yabancının bedeninde bir ruh seslenir olmuş. Sanki bu eller, sanki bu gözler, sanki bu kalp sizin değil. İçeriden bir ses haykırmaya başlamış; bu sen değilsin! Sen olamazsın diye daha da çok, daha da şiddetli haykırmış! Güçlü olan yalnızdır diyorlar öyle ama öyle övünülecek bir şey değil! Ne oluyorsunuz biliyor musunuz? İşte fotoğraftaki kız gibi sahte kaslarınız oluyor. Güçlü olduğunuzu sanıyorsunuz, öyle de görünüyorsunuz ama tam anlamıyla fos! @mugztheblogger 2007 senesinde Ayazağa Işık Lisesi ve ardından 2011 senesinde İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümü mezunu olan Mugz yarışmaya, yazmayı çok sevme kontenjanından katılıyor. MugzTheBlogger; hayat, aşk, kariyer ve daha birçok konuda yazıları ile sizinle buluşuyor. Yazıyı Paylaş Önceki YazıİSTANBUL'U HAVADAN İZLEMENİZ İÇİN 5 NEDEN! Sonraki YazıKALBİNİZİN EN ACITAN YERİNE DOKUNAN SEZEN ŞARKILARI! 22 Temmuz 2015